][~*~*~ DerDiGuzeL_FoRuM ~*~*~][
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Ogrenmek Ogrètmek ve Dost kazanmak icin
 
HomeHome  PortalPortal  GalleryGallery  SearchSearch  Latest imagesLatest images  RegisterRegister  Log in  

 

 Islam..

Go down 
4 posters
AuthorMessage
DerdiGuzeL
Admin
Admin
DerdiGuzeL


Number of posts : 787
Registration date : 2006-01-06

Islam.. Empty
PostSubject: Islam..   Islam.. EmptySat 7 Jan à 17:20

Islam.. Dini24

Islam Hakkinda herseyi Burada paylasalim.


Last edited by on Sat 11 Mar à 17:48; edited 1 time in total
Back to top Go down
http://derdiguzel.heavenforum.com
MilliGorusAskeri
DerdiGuzeL Uyesi
DerdiGuzeL Uyesi
MilliGorusAskeri


Number of posts : 13
Localisation : Tam arkanda:)
Registration date : 2006-01-08

Islam.. Empty
PostSubject: Re: Islam..   Islam.. EmptyMon 30 Jan à 2:06

Paylasalim....Ilk once ben basliyayim ozaman.

Allah Rasulu selamin en guzelini bizlere ogretmistir:

Essalamu Aleykum Ve Rahmetullah(Allahin Selami ve Rahmeti senin uzerine olsun)
:selam:
Back to top Go down
http://www.mgtjongeren.nl
DerdiGuzeL
Admin
Admin
DerdiGuzeL


Number of posts : 787
Registration date : 2006-01-06

Islam.. Empty
PostSubject: Re: Islam..   Islam.. EmptyMon 30 Jan à 22:40

Aleykum SeLam.

Ilk Konumuz: Genel ahlak uzere olsun.

Cunku ahlaksiz insan, insan kiliginda hayvana benzer.

Edep bir tac imis nuri hudadan, Giy oL Taci kurtul her turlu beLadan..

OLmazsa Insan da edep! Okusa adam oLsa Yine Merkep Yine Merkep.

Girdim iLim irfan bagina kildim talep. Ilim irfan geride kalsin dediler.. iLLa Edep, iLLa Edep!

Adabi Muaseretin Onemli bolumuyle baslayalim: Dudaktan cikan sozler,laflar hakkinda.. Buyrun okuyalim:

SÖZ GÜMÜŞSE SÜKUT ALTINDIR

“Konuşulacak yerde susmak,

Susulacak yerde konuşmak.” -Sadi-

Her insan konuşmayı ve susmayı yerine ve zamanına göre en güzel şekilde ayarlamasını bilmelidir.

Atalarımız da: “Çok söz yalansız, çok para da haramsız olmaz.” demiştir. Bir de şöyle güzel bir ifade vardır türkçemizde: “Bilirsen güzel kelam söyle ibret alsınlar, bilmezsen sükut eyle adem sansınlar.” Allah insana bir ağız, iki kulak vermiştir. Bunun da en bariz şekildeki manası: “Bir konuş, iki dinle” demektir. “Söz gümüş ise, sükût altındır” cümlesini hemen hemen hepimiz hem çok kereler duymuşuz, hem de aynı şekilde söylemişizdir.

Konuşma; insanın, hemcinslerine meramını anlatabilme özelliğidir. Cenab-ı Allah (c.c.) bu müstesna özelliği canlı varlıklar içinde yalnız insanlara bahşetmiştir. İnsanı diğer yaratıklardan ayıran ve ona ayrı bir değer kazandıran konuşma, tarifi mümkün olmayan çok üstün bir meziyettir. Onun için her insan konuşma usül ve üslubunu yerli yerince kullanmalıdır. Konuşma; insanın kişiliğini, seviyesini ve seciyesini sergiler. Zaruret miktarı kadar konuşmalı, şayet konuşmayı gerektiren bir ortam yoksa sükut etmelidir. Dile hakimiyet, sahibini yüceltir. Konuşma organı olan dili gelişigüzel ve uluorta kullanmak ise sahibini toplum içinde şahsiyetsiz ve seviyesiz kılar.

Sessiz kalmak, sükutu tercih etmek dil için en güzel ve en uygun terbiye metodudur. Allah’ın Rasulü (s.a.v.) Efendimiz Ebu Zerr (r.a.)’e yapmış olduğu bir nasihatların da: “Sen çoğu zaman sükut etmeyi tercih et. Bu sana, dininde yardımcı olup, şeytanı kovar.” buyurmuşlardır. Başka bir mübarek sözlerinde Peygamber (s.a.v.) Efendimiz: “Kişinin kendisini ilgilendirmeyen hususları terketmesi kamil imanın şanındandır.” buyurur.

Malayani denilen boş lakırtı ve gereksiz sözlerden daima uzak kalınmalı. Diline böylesine sahip olan kimseler Allah (c.c.) yanında yüksek makam ve mevki sahibi olur. “Dilim, senden çektiğim zulüm” demiş hal ehli. Manasız sözler, yersiz konuşmalar, dünya veya ahiret için hiçbir yararı olmayan ifadeler ile yalan ve iftiraya yönelik lakırtılar dinimizde kesinlikle yasaklanmıştır. Bütün bu gerçekleri gözler önünde bulundurması gerekli olan her müslüman konuşmalarında doğruluğu ve ciddiyeti esas olarak ele almalıdır. “Şamatası çok olanın, hatası da o nisbette çok olur.” demiş atalarımız.

Malik (r.a.) Yahya bin Sa’d (r.a.)’dan şunu rivayet eder: “İsa (a.s.) yolda duran bir domuza -Allah rahatlık versin- dedi. yanındakiler: -sen bir domuza mı söylüyorsun- dediler. İsa (a.s.) Ben dilimi, kötülüğü söylememeye alıştırıyorum” diye cevap verdi. Nerede olursak olalım, şartlar neyi gerektirirse gerektirsin dilimizi kötü, çirkin ve kaba sözlere alıştırmaktan uzak kalmaya özen göstermeliyiz. Dili yüzünden başına gelen türlü felaketler karşısında: “Dilim, dilim dilim dilmeli seni.” diyen kişinin feryadı kulak ardı edilmemelidir.

Ankebut Suresi 46’nci ayeti kerimesinde Rabbımız şöyle buyurur: “İçlerinden zulüm edenler müstesna olmak üzere, ehli kitap ile en güzel (şekilden) başka bir suretle mücadele etmeyin.” Müslüman, kitap ehli olan yahudi ve hıristiyanlarla bile mücadelesini en güzel şekilde sürdürmeli, dilini kötü sözlerden korumada gerekli hassasiyeti göstermelidir.

“O çok esirgeyen Allah (c.c.)’ın has kulları ki onlar, yeryüzünde vakar ve tevazu ile yürürler. Kendilerine beyinsizler hoşa gitmeyecek laflar attığı zaman -selametle- deyip geçerler.” (Furkan-63) “Bunlar yaramaz lakırtıları işittikleri zaman ondan yüz çevirirler ve (bizim amellerimiz bize, sizin amelleriniz size aittir.) Size. Biz cahilleri aramayız dediler.” (Kasas-55)

Bazı insanların işi-gücü gevezeliktir. Çeneleri oldukça kuvvetli olan böyle kişiler herkesle münakaşaya ve münazaraya girer, gevezelik sanatı olan kimseler yerini, zamanını ve mekanını dahi hesap etmeden hep konuşur, daima konuşur. Bu konuşmalarının pek çoğu malayani cinsinden olup hiç kimseye en ufak yarar sağlamaz. Ancak kişinin günah hanesinin kabarmasına, vebalinin büyümesine sebep olur. Allah’ın son elçisi Hazreti Muhammed (s.a.v.) Efendimiz Tirmizi’de geçen bir mübarek sözlerinde: “Hidayet üzere olan bir topluluk tartışmaya girmeden dalalete (batıla yönelmeye düşmez.” buyurur.

Rasulullah (s.a.v.) Efendimiz başka bir hadisi şeriflerinde şöyle buyururlar: “Allah (c.c.) ineklerin ot yerken ağızlarını geveledikleri gibi insanlara karşı ağızlarını geveleyen bu ve bunun gibi insanları sevmez. Allah (c.c.) onların ağız ve yüzlerini cehennemde evirip çevirecektir.” Başkalarını güldürmek için acayip kılıklara girmek, insanları taklit etmek hem dini kurallara, hem de adabı muaşeret ve görgü kurallarına ters düşer. Onun için her müslüman böylesine yasaklanmış ve çirkin fiillerden ve eylemlerden son derece sakınmalı, dilini ve diğer bütün iç ve dış organlarını yerli yerinde kullanmasını bilmelidir. İnanan insanlardan beklenen budur.

Fuzuli konuşmalar ve gereksiz tartışmalar insanı günah yükü haline getirir. Onun için her insan Sadi’nin dediği gibi: “Konuşulacak yerde susmayı, susulacak yerde de konuşmayı” iyi ayarlaması lazımdır. Diline gereği gibi sahip olmasını bilen insanların dünya ve ahiret hayatı mamur olur. İnsanların çoğu bugün için bir tartışma hastalığına yakalanmıştır. Hiçbir dini mesele tartışmayla çözülemez. Bunun için inceleme ve araştırma esas olmalıdır. Bazı Sahabe-i Kiram Efendilerimizden rivayet edilen bir hadisi şeriflerinde Allah’ın Resulu şöyle buyurmuştur: “Biz dini konuların birinde tartışırken Rasulullah (s.a.v.) çıkageldi. O güne kadar görülmediği tarzda öfkelendi ve bizi azarlayarak şöyle dedi: (Ey Ümmeti Muhammed! Yavaş olun ve kendinize gelin, sizden önceki ümmetleri bu gibi boş tartışmaları yok etmiştir. Tartışmayı terkedin. Tartışmayın, çünkü tartışmanın zararları açık ve kesindir. Tartışmayın, çünkü kişiye kötülük olarak tartışmacı olması yeter. Tartışmayın, çünkü tartışan kimseye kıyamet gününde şefaat etmem. Tartışmayın, ben tartışmayanlara, biri köşede, biri ortada ve biri de en yüksekte olmak üzere cennette üç köşk vermeyi üzerime alıyorum. Bunların en yükseği haklı olduğu halde tartışmayı terkeden içindir. Tartışmayın, çünkü putlara tapmaktan sonra rabbimin beni nehyettiği ilk şey tartışmadır.” (Taberani’de geçen bu hadisi şerife riayet eden iki cihanda da selamete nail olur.)

Hümeze Suresi’nin 1-4’ncü ayetlerinde de şöyle buyurulur: “Veyl olsun (insanları arkalarından çekiştiren) her ayıplayıcıya. Yüzlerine karşı dil uzatıcıya o ki; bir çok mal toplamış ve onu sayıp durmaktadır. Sanıyor ki onun malı kendisini (dünyada) ebedileştirecektir. Hayır. (Malı onu kurtaramaz) Muhakkak ki o ateşe atılacaktır.

Ayetlerle, hadislerle ve bazı güzel sözlerle dilin ve konuşmanın felaketlerini anlatmaya ve aktarmaya çalıştık. Diline sahip olan kendisini selamette bulur. Yalnız insanlara verilmiş olan konuşma, bir tanışma, bir anlaşma aracıdır. Bu çok önemli özelliği gayesi dışında kullanmak sahibini hem geçici olan dünyada, hem de ebedi olan ahiret hayatında zelil ve rezil edir. Böyle bir akıbete düçar olmamak için dil denilen o küçücük et parçasına ve ağzımızdan çıkan her söze, her kelimeye ve her cümleye hassasiyetle dikkat etmemiz ve kontrol altında bulundurmamız lazımdır.


DerdiGuzeL
Back to top Go down
http://derdiguzel.heavenforum.com
Mevlana_Fan
DertLi GuzeL
DertLi GuzeL
Mevlana_Fan


Number of posts : 105
Registration date : 2006-01-19

Islam.. Empty
PostSubject: Re: Islam..   Islam.. EmptyMon 20 Feb à 19:28

saol Adminim harika yazi.
Back to top Go down
DerdiGuzeL
Admin
Admin
DerdiGuzeL


Number of posts : 787
Registration date : 2006-01-06

Islam.. Empty
PostSubject: Re: Islam..   Islam.. EmptyFri 17 Mar à 20:00

ISRAF



On dokuz yil evveldi. Stockholm'e gitmistim. Bir otele indim.Geceydi. Sabahleyin, tras olmak için lâvaboya gittigimde, aynanin yaninda ilginç bir not gördüm. Lütfen diyordu, trastan sonra jiletinizi çöpe atmayin. Yanda bir kutu var, oraya birakin. Bir tek jiletle dahi olsa, Isveç çelik sanayiine yardimci olun.



Dogrusu hayretler içinde kaldim. Çocuklugumdan beri çelik esya denince akla Isveç çeligi gelir. Birçok esya üzerinde " Isveç çeliginden yapilmistir" diye yazardi. Iste o ülke, kullanilmis bir tek ufacik jiletinbile çöpe gitmesini istemiyor, ona sahip çikiyor, gelen turistlere rica yollu uyarida bulunuyordu.



Isviçre'de zaman zaman, belli periyotlarda, radyolar, televizyonlar, basin bir haberi duyurur. Su tarihte, su saatte, adamlarimiz gelecek. Siz lütfen hazirliginizi yapin. Okumadiginiz, ilgilenmediginiz, kullanmadiginiz ne kadar kitap, dergi, gazete varsa, kagit, ambalâj, kutu varsa, velev ki, bir ilaç prospektüsü dahi olsa, kapinin önüne koyun.Isviçre'nin kalkinmasina yardimci olun. Fazla agaç ziyanina engel olun.



Bes yasinda idim. Babaannem rahmetli, pirinç ayikliyordu. Bir tane yere düstü. Babaannem egildi, aramaya basladi. Saga bakiyor,sola bakiyor, bulmaya çalisiyor. Çocukluk iste, aman babaanne dedim. Bir pirinç tanesi için bu kadar çaba harcamaya, yorulmaya deger mi?



Rahmetli ilk defa sertlesti bana karsi , öfkeyle dogruldu. Sen oturdugun yerden ahkâm kesiyorsun, dedi. Hiç pirinç üretilirken gördün mü? Insanlar ne kadar zorluk çekiyorlar. Bir pirinç tanesinde kaç insanin göz nuru, alin teri, emegi, çilesi var biliyor musun? Utancimdan kipkirmizi olmustum. Aradan yillar geçti. Hukuk Fakültesinde ögrenciyim. Alain'in proposlarini okuyorum. Birden irkildim.



Babaannemi hatirladim. Alain, bir insan yerde bir igne görüp de egilip almazsa, bütün uygarliga karsi ihanet etmis olur diyordu. Ilâve ediyordu. Bir ignenin üretiminde binlerce insanin alin teri, göz nuru, el emegi vardir diyordu. Japonlar son derece sade, basit, yalin mütevâzi yasayan insanlardir. Evlerini mobilya ile esya ile dolduranlar Japonlara göre ruhen tekâmül edememis , hayatin mânâsini anlayamamis , zavalli kimselerdir.



Böyleleriyle, zavalli, evini mezat salonuna çevirmis diye eglenirler. Bir insanin gösteris için esyanin esiri olmasi ne kadar acidir. Vaktiyle Japon ekonomisi bir darbogazdan geçiyor. Iç borçlar, dis borçlar girtlagi asiyor. Zamanin basbakani meclisi toplar. Kürsüye çikar. Durumu olanca açikligi ve tehlikeleri ile anlatir ve su andan itibaren der, Allah sahidim olsun ki, Japonlarin iç ve dis borçlari son kurusuna kadar ödenmeden, pirinçten baska bir sey yemeyecegim. Su üstümdeki elbiseden baska elbise giymeyecegim. Dediklerini yapar, en üstten en alta bir israftan kaçinma kampanyasi açilir.



Japonya bütün borçlarini öder. Bu durumun toplumun bütün kesimlerini, tek istisna olmadan

kapsadigini söylemeye gerek yok. Geçenlerde Japon imparatorunun sarayini gördüm. Yarabbim,ne kadar sade, ne kadar mütevâzi , ne kadar gösteristen uzak...



Gerekmedigi halde elektrigi yakmakla, suyu kapamadan bos yere akitmakta, gece çamurlu ayakkabilarimizi temizlemeden yatmakla, yemek yedigimiz kaplari yikamadan birakmakla biz de zalimler sinifina geçmiyormuyuz? Hayat çok ince, akil almaz incelikte ipliklerle örülmüstür. Her sey o kadar birbirine baglidir ki, ilkokul okuma kitabimizdaki bir sözü hiç unutmadim.



Bir mih bir nal kaybettirir.Bir nal, bir ati , bir at bir orduya savasi kaybettirir diyordu.



Maddî durumumuz ne olursa olsun, ister zengin olalim, ister fakir, hepimiz çok dikkatli olmak zorundayiz. Bunda parayi da, maddiyati da asan büyük bir edep ve incelik vardir.
Back to top Go down
http://derdiguzel.heavenforum.com
Ceren
Super Moderator
Super Moderator
Ceren


Number of posts : 304
Registration date : 2006-01-06

Islam.. Empty
PostSubject: Re: Islam..   Islam.. EmptyFri 17 Mar à 23:20

israf guzel konu. saol paylasimlarin icin adminim
Back to top Go down
Sponsored content





Islam.. Empty
PostSubject: Re: Islam..   Islam.. Empty

Back to top Go down
 
Islam..
Back to top 
Page 1 of 1
 Similar topics
-
» islam calculator
» VA - The Music Of Islam [4 Full Album]

Permissions in this forum:You cannot reply to topics in this forum
][~*~*~ DerDiGuzeL_FoRuM ~*~*~][ :: Sanat :: Dinler-
Jump to: